Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Mayıs ayı geleneksel yemeği Aska Lara’da gerçekleştirildi.
POYD üyelerinin yoğun ilgi gösterdiği yemeğin açılış konuşmasını Başkan Hakan Saatçioğlu yaptı. Konuşmasında güncel turizm verileri ile başlayan Başkan Saatçioğlu, “Bugün itibari ile Antalya’da 3.500.000 turist ağırlamış bulunmaktayız. Mayıs sonu itibaren 3.750.000 turistimizi Antalya’da ağırlamış olacağız. Bu verilere göre geçen senenin yüzde 3 gerisindeyiz. Haziran sonu itibari ile geçen seneki turist sayımızı yakalamış olacağız” dedi.
Saatçioğlu, POYD’un gerçekleştirdiği faaliyetlere de değindi: “POYD kariyer sayfamız da fiilen 61 otelin kayıtlı IK müdürleri bulunmaktadır. 300 mavi yakalı iş başvurusu yapılmış ve otellerin IK Müdürlerine iletilmiştir.
Geçen hafta Yönetim Kurulu üyelerimizle, Diyarbakır Dicle Üniversitesi ile iş ve danışmanlık protokolü imzaladık. Gençlerimize ‘Turizmde gelecek benim’ başlığı altında panel düzenledik. Oldukça verimli geçen panelimize Eylül ayından itibaren diğer üniversitelerde devam edeceğiz.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın kurmuş olduğu, Sektörel Mükemmelik Merkezi ile çalışmalarımız devam etmekte. Şayet olumlu dönüş alırsak, değerli hocalarımız ve müdürlerimiz ile ayda 2 kere bir araya gelip, karşılıklı güncel bilgilerimizi paylaşacağız.”
Hakan Saatçioğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: “POYD olarak sadece güncel verileri sizler ile paylaşmak değil, aynı zamanda sektörümüzdeki konuşulamayan konuları gündeme taşımak ve takipçisi olmak arzusundayız.
Nitelikli personelden bahsediyoruz ama 12 ay istihdam sağlayamıyoruz. Sektörümüz büyüyor, yaz aylarında urist sayılarımız artıyor, yatırıklarnet çoğalıyor ama bu büyümeyi mümkün kılan insan kaynağımızı korumakta, onlara güvence sağlamakta, hem hükûmet hem de özel sektör olarak bizlerin yetersiz kaldığını düşünüyorum. Hepimizde iyi niyet var, ama icraata dönüştürmekten imtina ediyoruz. Her yıl sezon sonunda çalışanımızı askıya alarak iş akdini donduruyoruz. Maalesef, yasal düzenlemeler gereği, askıya aldığımız personel işsizlik sigortasından faydalandıramıyoruz.
12 ay turizmden bahsetmek için kış aylarında nitelikli turistin ve turist sayısını mevcudun üç katına çıkması gerekiyor ki tesisler 12 ay çalışanını koruyabilsin. Maalesef görünür o ki, turist sayısı önümüzdeki 10 yıl içinde kış aylarında ne üç katına çıkarabilecek ne de istediğimiz nitelikli turisti kış aylarında ağırlığabileceğiz. Biraz gerçekçi olalım, bu durum hem personelimizi zor durumda bırakıyor, hem de sektöre kazandırmak istediğimiz gençlerimizi turizminden soğutuyor.
‘Sezonluk işte çalışacağıma hiç çalışmam’ anlayışı yayılıyor ve turizm mesleği itibarsızlaşıyor. İşkur tarafından yapılan kapsamlı araştırmada, son üç yılda mezun olan turizm öğrencilerimizin sadece % 20’si meslekte devam etmektedir. Yunanistan gibi rakip ülkeler bu sorunu çoktan çözmüş durumda. Oradaki turizm çalışanları kışın 4 ay işsizlik sigortasından faydalanmaktadır. Tabii ki sektör olarak, her şeyi devletimizden isteyemeyiz. Askıya alınan personelin hem devletimiz hem de özel sektör olarak, dört ay askeri gelirini sağlamalıdır. Bunun adını: ÖZEL SEKTÖR DESTEKLİ – KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ diyebiliniz.
Taslak olarak : Fiilen 6 ay çalışmış, 18-30 yaş arası veya yaş sınırı olmadan, turizm meslek diplomasına sahip veya diploma şartı aranmadan, işletmelerin 4 ay süre askıya aldığı personeli, aylık 10 gün çalıştırması, bu ödenekten faydalanacak personelin bir sonraki yaz sezonda tekrar aynı işletmede minimum 4 ay çalışma şartı da getirilmeli. Aksi takdirde bir sonraki sezonda bu ödenekten tekrar faydalanmamalı.
Bu önerimiz sadece bir taslaktır ve aynı zamanda yetkili mercilere bir çağrıdır. Bu uygulama sektörümüze ne kazandıracak: Personele 12 ay gelir garantisi, sezon başında personeli elimizde tutabilmek için, personel maliyetlerimizi daha da artırmak durumda kalmayacağız. Sezon başında oteller arasında sirkülasyonu azalacaktır. Sezon sonuna doğru askıya alınacak çalışanların motivasyonu düşmeyecektir. Yeni mezun olan turizm öğrencilerinin, sektöre güveni artacaktır. Eğitimli ve deneyimli personelin korunması sağlanacaktır. 12 ay açık olan işletmeler kış aylarında eğitime ağırlık verecektir. Otellerimiz izin planlamalarını daha faydalı yapıp sıfır izin ile sezona başlayacak. Tüm yetkililer sektörün ve gençlerin gerçekleri görerek, yasal mevzuatları aşmaları gerekmektedir.
Muhtemelen bir çok engel karşımıza çıkacaktır, belki turizm sektörüne bir istisna getirilip, 4 ay kısa çalışma ödeneğini otellerde 10’ar günlük çalışma eğitim ile desteklenebilinir.
Eğer şimdiden eyleme geçmezsek gelecek yıllarda daha büyük sorunlar yaşayacağız. Gençleri sektörden tamamen kaybedeceğiz. Kalifiye personelimizi yurt dışına kaptıracağız. Kalifiye elemanı düşük sezonlarda yetiştiremeyecegiz ve nihayetinde en güçlü yönümüz olan misafirperverlik kültürümüzü yavaş yavaş yitireceğiz.
Biz Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği olarak elimizi taşın altına koymaya, pilot uygulamalara öncülük etmeye ve üzerimize düşen her sorumluluğu üstlenmeye hazırız. Tüm sektör temsilcilerine buradan seslenmek istiyorum. Taslak projemizin sektör ve Bakanlık tarafından kabul görmesi için tüm STK’dan desteğini rica ediyorum.
Geleceğin turizmini sürdürülebilir hale getirebilmek için sadece yatırımlarla değil personelimize 12 ay gelir garantisi sağlamalıyız.”